Yorum: Kıyıya Vuran Deniz Kabukları - Hannah Richell

Tür:  Chick Lit, Dram, Family, Fiction
Goodreads Puanı: 3,78
Orijinal Adı: Secrets of the Tides

Sayfa Sayısı: 583

Baskı Yılı: 2015

Çeviri: F. Bilge Atay

Yayınevi: Orkinos Yayınları
Kitap Çıkış Tarihi: 05/03/2015

Kalbiniz affetse bile ruhunuz ihaneti unutup yeniden sevmeyi öğrenebilir mi?

Dorset sahilini dalgalarıyla döven fırtınalı bir deniz… Kayaların tepesinde gün ışığında beyaz duvarlarıyla adeta inci gibi parlayan bir çiftlik evi…
Clifftops.
Burası Dora’nın bir zamanlar evim dediği yerdir. Şimdi ise Dora sevdiği adamla Londra’da yaşamaktadır ve içinde yeni bir hayat büyümektedir. Ancak on bir sene önce yaşadığı o korkunç olaydan bu yana kendini bir türlü toparlayamıyordur. Dahası kendini bir anne adayı olarak yeterli görmemektedir. 
Daha fazla bu şekilde yaşayamayacağını anlayan Dora, geçmişiyle yüzleşmek için çocukluğunun geçtiği o eve döner. İstediği cevapları annesinden öğrenecektir. Fakat döndüğünde hiçbir şeyin eski masumluğunu korumadığını görecektir. Çünkü her ailede sırlar vardır ve bazıları sonsuza kadar saklanmalıdır…
Kıyıya Vuran Deniz Kabukları, ihanet ve yalanlarla parçalanan bir ailenin umuda tutunuşunu anlatan muhteşem bir roman.

‘‘Sırlar, yalanlar, ihanet ve sadakatsizlik hikayesi. Aynı zamanda ailenin kalbinde çarpan bir kayıp hakkında; bir zaman yumuşayacak ancak hiçbir zaman tam olarak iyileşmeyecek. Yürek sızlatacak kadar iyi.’’  (Herald Sun)

Ah bu kitap beni çok etkiledi. Harika bir kitaptı. Çok sevdim. Yazar merak duygusunu hep hat safhada tuttu benim için. Sıkmadan zaman zaman yükselen bir tempoyla devam etti anlatımı. Kimi yerde gözyaşlarıma hâkim olamadım. Yazar her bir karaktere hak ettiği sonu da verdi. Herkes hayatına bir şekilde devam etti. Çok güzeldi. yaaaa. Kitap çıksa da elimde bir de basılı nüshasını tutsam. 

Gece geç saatlere kadar okudum kitabı. Artık gözlerimden uyku akıyor, yorgunluktan sızlıyordu ama merakımdan uyumak istemedim. Hep hadi artık yaşıyor mu öğreneyim. Ne durumda öğreneyim. Şimdi ne karar verecek şimdi neyi öğrenecek. Geçmişte neler oldu diye diye okudum kitabı. Merak ettiğim noktalardan biride çözüme kavuşunca koca bir oh çekerek uykuya geçebildim.

Sabah gözümü açtığım gibi hemen kitaba yöneldim tabii. Bitirene kadar da bırakmadım. Kitabı bu kadar sevmemde ki en büyük etkenlerden biri gerçeğe fazla yakın olması. Kitabı okurken beni "hayal ürünü" kavramından çıkartıp hikâyeyle birlikte sürüklemesiydi. 

Bir geçmiş, bir günümüz üzerinden anlatılıyor kitap. Ve 3 karakterin gözünden. Kimi zaman Cassie, kimi zaman Dora, kimi zaman da Helen'in gözünden. Ama yazar bunu o kadar usta bir şekilde işlemiş ve o kadar doğal aktarmış ki okuyucuya hiç yormuyor sizi. Bir an da ne oluyor yaa şimdi kimdeyiz neredeydik nereye geldik diye afallamıyorsunuz. 

Konusuna biraz değineyim. Bir aile ve alınan kararlar. Ne kadar yanlış, ne kadar hatalı olduğunu o an anlayamıyorsunuz. Zaman geçtikçe bir takım pişmanlıklar doğuyor ve bu pişmanlıklarda başka hataları beraberinde getiriyor. Sonucunda bir ailenin yıkılmasına sebep oluyor. Fakat Dora bir türlü geçmişinden kurtulamadığı ve hayatını artık düzene sokmak istediği için, neyin bu ailenin yıkılmasına sebep olduğunu, daha farklı davranmış olsaydı ne gibi sonuçlar doğuracağını, biraz da kendi içini rahatlatmak adına, adım adım geçmişi sorgulamaya ve ailesiyle tekrardan görüşmeye başlıyor.

Buradan bakıldığı zaman bir aile dramı gibi gözüküyor ama konusu gerçekten çok güzeldi. Çok severek okudum kitabı. Okuması çok zevkliydi benim için. Bu tarz kitapları okuyanlara gönül rahatlığıyla tavsiye edebilirim. Okumayanlara da tavsiye edebilirim aslında. Bence denemekten bir zarar gelmez. :) Bir şans verin kitaba diyorum.

Not: 27 Şubat'tan itibaren tüm kitapçılarda. :)